Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adana, Eskişehir, Hatay, İstanbul ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanları ile birlikte THK Üniversitesi Türkkuşu Yerleşkesi’nde incelemelerde bulundu.CHP lideri Kılıçdaroğlu incelemelerin ardından yaptığı basın açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu: Türk Hava Kurumu Cumhuriyetle yaşıt olan bir kurum, Cumhuriyetin kurduğu çok önemli bir kurum. Bugüne kadar da toplumun desteğini ve güvenini alan bir kurum. Maalesef son zamanlarda yanlış yönetim yüzünden bazı sorunlar yaşadı. Uçakların yangına katılmaması, yangını söndürmek için uçakların zamanında onarılmaması gibi pek çok sorun. Şu andaki yönetim Türk Hava Kurumunu toparlamaya çalışıyor. Gezdik, yöneticilerden bilgi aldık. Türk Hava Kurumu gibi bir kurumun, geçmişte orman yangınlarıyla ilgili mücadele eden ve bu mücadelede başarılı çıkan bir kurumun bugün atıl pozisyonda olması hepimizin yüreğini yaralıyor. Hepimiz böyle bir tablonun ortaya çıkmasından dolayı da son derece rahatsızız. Dün yaptığım basın toplantısında Türk Hava Kurumuna sahip çıkılması için iş dünyasına, iş insanlarına, belediyelere görev düştüğünü ifade ettim ve herkesin bu konuda duyarlı olması gerektiğini anlattım. 11 Büyükşehir Belediye Başkanımız da bu konuda bir açıklama yaptılar kamuoyuna ve o açıklamayı Türk Hava Kurumuna da gönderdiler, biz Türk Hava Kurumunun yeniden ayağa kalkması için elimizden gelen bütün çabayı göstereceğiz, her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız diye. Tabi bunların yapılması için Türk Hava Kurumu yetkilileriyle bizim 11 Büyükşehir Belediye Başkanlarımızdan belirlenen bir heyetin belli bir zaman dilimi içinde bir araya gelmeleri, oturmaları, konuşmaları, finans ihtiyaçları nedir, nasıl karşılanacaktır, bu konuda çaba harcamaları yani çalışmaları gerekiyor. Bu yazı Türk Hava Kurumu yetkililerine iletildi. Biz de Türk Hava Kurumunun bir an önce ayağa kalkmasını istiyoruz. Geçmişte yapılan çok ciddi yolsuzluklar var, bu yolsuzluklar şu an yargıda. Bu yargıdaki davaları da yakından izleyeceğiz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak izlemeye karar verdik. Çünkü bu kurum Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan herkesin kurumudur. Biz çocukluğumuzdan beri bu kuruma her türlü desteği verirdik. İlkokula giderken, yardım kampanyalarında bulunurken, kampanyalar açılırken her türlü desteği verirdik ve gönüllü verirdik. Yine bütün vatandaşlarımdan istirham ediyorum, Türk Hava Kurumuna güvensinler, Türk Hava Kurumu Cumhuriyetin kurumudur ve bu kurumu ayağa kaldırmak, bu kurumu eski görkemli günlerine ulaştırmak için hepimizin çaba göstermesi gerekiyor. Türk Hava Kurumu yetkililerine sordum; acaba genel bütçeden size yapılan bir katkı var mı, bir yardım var mı diye. Böyle bir katkının ve yardımın olmadığını da söylediler. Yine ben hükümet yetkililerine seslenmek isterim. Türk Hava Kurumuna biz belediyeler, 11 Büyükşehir Belediyemiz katkı verecek ama genel bütçeden de katkı verilmesi gerekiyor, bu konuda da çaba harcanması gerekiyor. Yine iktidar yetkililerine seslenmek isterim, Türk Hava Kurumunun yaptığı görevler dolayısıyla yani tüzüğünde yazılı olan görevler dolayısıyla bir ihaleye girmemesi lazım. Bu ihalelerin en az 10 – 15 yıl içinde yapılması gerekiyor ama Türk Hava Kurumu 1 yıllık, 3 yıllık ihalelere girmemeli. Ayrıca Türk Hava Kurumu bütün bu ihalelerden müstesna tutulmalı. Yani Türk Hava Kurumunun görevi neyse tüzüğünde ki bu tüzük 1925’lerden itibaren yürürlüktedir. Efendim orman yangınları söndürmekse verirsiniz bu yetkiyi ve bu yetkiyi aldığı için de Türk Hava Kurumu her türlü hesabı verir, topluma verir, insanlara verir, yıllık raporlarını yayınlar, medya olarak siz ilersiniz, siyaset kurumu olarak biz izleriz. İşlerin doğru yapılıp yapılmadığını kontrol ederiz. Bu konuda da eğer bir yasa teklifi iktidar kanadı biz buna destek vereceğiz. Her türlü desteği vermeye hazırız. Ama hayır biz bunu vermeyelim de siz verin diyorlarsa kanun teklifini biz veririz. Dolayısıyla bütün amacımız şu, Cumhuriyetle yaşıt olan bu kurumun tarihine yakışır şekilde ayağa kaldırılması hepimizin ortak görevidir. Burada A partisi, B partisi, C partisi olmamalıdır. Bu, Cumhuriyetin kurumudur. Cumhuriyetin kurumu Cumhuriyetin ormanlarına sahip çıkmak zorundadır. Biz elimizden gelen her türlü çabayı harcamaya, her türlü çabayı, gayreti göstermeye hazırız. Umarım iktidar sahipleri de aynı çabayı gösterirler. Bunu günlük siyasi polemiklerin dışında tutarak bu kurumu ayağa kaldırmalıyız. Teşekkür ederim. Soru- Efendim siz Sayın Başkanla da görüştünüz, incelemelerde de bulundunuz. Uçaklarla ilgili bilgi alabildiniz mi? Nedir durumları uçakların, ne kadarlık bir çalışma yapılması gerekiyor yeniden ayağa kaldırılabilmesi için? Kemal KILIÇDAROĞLU- Aldık. Uçakların bakımı gerekiyor, yedek parça sorunu var, onların giderilmesi gerekiyor. Neresinden bakılırsa en hızlı 3 ayda biz bir uçağı kaldırabiliriz çünkü sivil havacılığın kuralları var ve biz bir kamu kuruluşuyuz. Dolayısıyla o kuralların dışında kalamayız diyorlar. Haklılar ama 3 ay mı olur, 4 ay mı olur, 5 ay mı olur? Burada önemli olan bu kurumu ayağa kaldırmak. Çünkü bu orman yangıları 1 yıla özgü bir felaket değil. Hemen hemen her yıl tekrarlanır. Bu yıl mevsim dolayısıyla, iklim değişiklikleri dolayısıyla yoğunlaştı. Ama önümüzdeki yıl da yine iklim sorunu çıkacak karşımıza, kuraklık çıkacak. Dolayısıyla hazır olması lazım Türk Hava Kurumunun ve uçaklarının hazır olması lazım. Bugünden başlanırsa kurumu ayağa kaldırırsak seneye inşallah orman yangını çıktığı anda bunlar gidecekler ve orman yangınını bitirecekler. Ağaçlar bizim ağaçlarımız, orada yaşayan canlılar da bizim canlılarımız. Dolayısıyla bir devletin her türlü felakete karşı tedbirli olması lazım, tedbir alması lazım. Cumhuriyeti kuranlar bunu düşünmüşler, Türk Hava Kurumunu kurmuşlar. Kurmuşlarsa niye biz batırdık, niye bu hale getirdik yani? Yeniden ayağa kaldırmamız lazım ve bu kurum bakın, gezdiğimiz yerde pırıl pırıl ustalar var, pilotlar var ve bunlar bu kurumun uzun süredir atıl vaziyette kalmasından son derece rahatsızlar. Ormanlar yanarken bu uçakların uçmamasından ötürü son derece rahatsızlar. Yöneticileri de rahatsız. Biz onu anlıyoruz o yöneticileri de anlıyoruz, çalışanları da anlıyoruz. Bir an önce bu kuruma sahip çıkılması gerektiği yönündeki talepleri de anlıyoruz. Bakın biz, hemen 11 Büyükşehir Belediye Başkanımız toplandı, evet biz bu kurumu ayağa kaldırmalıyız dedi. Artı sadece bu değil ben çağrı yaptım bir basın toplantısı yaparak. İş insanlarına çağrı yaptım, insanlarımıza çağrı yaptım Türk Hava Kurumuna sahip çıkalım ve bunu yeniden ayağa kaldıralım dedim. Az önce de ifade ettim yani Türk Hava Kurumu bir partinin kurumu değil, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir kurumudur. Tarihi olan bir kurumudur ve bu tarihe hepimizin sahip çıkması gerekir. Bu çerçevede olaylara bakmak gerekir. Soru- Destek önerinize nasıl yanıt aldınız? Kemal KILIÇDAROĞLU- Onlar çok memnunlar. 11 Büyükşehir Belediye Başkanımızın aldığı karar kendilerine gönderildi, onlar bundan son derece memnunlar. Tabi desteğin yapılabilmesi için oturulup bir masanın etrafında uzmanlarla beraber oturulup belli kararların alınması lazım. Soru- Peki efendim kiralanması, işletilmesi? Kemal KILIÇDAROĞLU- Yeri, zamanı geldiğinde bunlar olur. Ama şimdiden konuşmak çok doğru değil. Yeri, zamanı gelir oturulur konuşulur, hangi ihtiyaçlar için ne kadar bir paraya ihtiyaç vardır. Gerekirse biz bakın bunu da açıkça ifade edeyim, bizim Belediye Başkanlarımıza olan toplumun duyduğu güven çok yüksek. Dolayısıyla eğer bize engel olmazlarsa yani Belediye Başkanlarımıza engel olmazlarsa biz bu kampanyayı açarız yardım kampanyasını değil 4 milyon, biz 14 milyon para da toplarız. Yeter ki toplanan para yerinde kullanılsın, zamanında kullanılsın, israf edilmesin. Bunu biz yaparız. Engel çıkarmasınlar, önümüzü açsınlar, biz otururuz Türk Hava Kurumu yetkilileriyle bütün bu sorunları aşmasını biliriz ve aşarız da yani. Ve harcanan her kuruşun hesabını da milletimize veririz. Çünkü böyle bir gelenekten geliyoruz. Parayı toplarız, yeri geldiğinde bağış kampanyaları açarız, Türk Hava Kurumuna bunları teslim ederiz. Nerelere ne kadar harcadılar topluma da bilgi verilir. Soru- Peki efendim bugünkü incelemelerinizde yanınızda teknik bir ekip var mıydı? Size yani genel anlamda uçakların nerelere dair ihtiyaçları olduğunu size anlattılar mı? Kemal KILIÇDAROĞLU- Türk Hava Kurumunun teknik ekibi var zaten. Üstelik bu teknik ekip Türkiye’deki en nitelikli ekip, bu teknik ekip uzun süredir bekliyor burada atıl vaziyette ama bize bilgiler verildi, uçaklarla ilgili bilgiler verildi, sivil havacılıkla ilgili bilgiler verildi. Hemen işte tamiri yapalım, hemen ertesi gün uçaklar uçsun diye böyle bir kolaycılık içinde de değiller. Çünkü kurallara uygun hareket etmek istiyorlar. Çünkü Türk Hava Kurumunun bir adı var, bir markası var, bir saygınlığı var ve bu saygınlığın gereğini hukuk içinde yerine getirmek istiyorlar. Soru- Çalışılabilir durumda olan hiçbir uçak yok muymuş şu an hangarda? Kemal KILIÇDAROĞLU- Hayır şu anda yok. Soru- Peki efendim CHP’li belediyelerin özellikle koordinasyonlarda olmadığına dair biliyorsunuz bölgede Belediye Başkanlarından da bazı itirazlar yükseliyor. Buna dair ne söylemek istersiniz? Kemal KILIÇDAROĞLU- Nasıl yani? Soru- AK Partili Belediye Başkanlarının bu koordinasyonda olduğu, Manavgat Belediye Başkanının olmadığı? Kemal KILIÇDAROĞLU- Hayır. Bakın şöyle, şimdi yangın dolayısıyla koordinasyon vs. orada tam bir felaket var. Yani sürecin iyi yönetilmediğini sokaktaki vatandaş zaten görüyor, bunu biliyor ama ben bu kısır tartışmaların ötesinde bu sorunun kalıcı olarak çözülmesini istiyorum. Yangın bu yılın sorunu değil, önümüzdeki yıl da olacak, ondan sonraki yıl da olacak. Dolayısıyla böyle bir felaketle karşılaştığımızda devlet dediğiniz kurumun bu felaketi süratle sonlandırması lazım. Bizim aradığımız budur. Yoksa evet ben biliyorum örneğin Muğla en büyük zarar orman yangınının çıktığı bölge mi? Evet bölge. Bakın, sadece bizim belediyelerimiz değil, bakın ben bunu Manavgat’ta yaptığım basın toplantısında da söyledim AK Partili belediyelerin de gönderdikleri pek çok araç var. Şimdi biz hiçbir ayrım yapmadan bütün belediyelere teşekkür ettik. Bizim 11 Büyükşehir Belediye Başkanımız diyor ki, böyle bir sorun varsa biz bu sorunu kalıcı olarak çözelim. Önümüzdeki yıl, ondan sonraki yıllar için de çözelim ve burayı ayağa kaldıralım. Yani bu Cumhuriyetin kurumu. Az önce kuruluşuyla ilgili defteri gördüm, 1920’lerde, 25’lerde yazılan yönetim kurulu üyeleri, diğerleri vs. falan insanın gerçekten gözleri yaşarıyor. Yani Cumhuriyet kolay kurulmamış aslında yani belli kararlar kolay alınmamış. 10 yıl sonrası, 20 yıl sonrası, 30 yıl sonrası düşünülerek kurumlar oluşturulmuş. Ama maalesef bu kurumların pek çoğu maalesef yani perişan edildi, ayağa kaldıracağız başka çaremiz yok yani. Soru- Son bir sorum efendim. RTÜK’ün açıklaması, daha doğrusu televizyon kanalları yöneticilerine gönderdiği mektup? Kemal KILIÇDAROĞLU- Bakın, televizyon kanalları, sizler gazetecisiniz, sizler doğru haberi evlerinde oturan, sokaklarda olan insanlara ulaştırmak için görev yapıyorsunuz yani bir kamu görevi yapıyorsunuz. Sizin yaptığınız haberlere bir başka otoritenin sınırlama getirmesi asla doğru değil ve kabul edilemez yanlıştır. Bu aynı zamanda demokrasiye gölge düşürür, aynı zamanda Türkiye’nin itibarına gölge düşürür. Bir medya mensubu bir haberi baskı nedeniyle yapamıyorsa, bir televizyon efendim şu haberleri vermeyeceksin diye baskıyla karşılaşıyorsa artık biz ağzımızla kuş tutsak dahi Türkiye’de demokrasi vardırı anlatamayız. Son derece yanlıştır, medya özgürce haberini yapar. Eğer yanlış bir şey varsa da mahkemeler var tekzip edersiniz veya ilgili bakan çıkar veya ilgili yetkili çıkar bu haber doğru değil doğrusu budur diye açıklama yapar. Ama bugünden medya mensuplarına sınırlama getirmek asla doğru değil.