Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin 22’nci Olağanüstü ‘Darbeye ve Kayyıma Hayır’ Kurultayı’na katıldı. Kurultayın açılışında konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, “Sayın Genel Başkanlarım, değerli yol arkadaşlarım, Türkiye’nin dört bir yanından buraya gelmiş Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok değerli yöneticileri ve delegeleri hepinizi saygı ile selamlıyorum. 22’nci Olağanüstü Kurultayımız, 21 Eylül 2025 sabah saat 10.00’a çağrılıdır. Bugün sabah saat 09.40 itibarıyla toplantıyı açmak için gerekli imza hazirun sayımız gerekenin çok üzerinde bir şekilde toplanmıştır. Saat 10.00 itibarıyla kurultayımızı açıyorum. Hepiniz hoş geldiniz” dedi. Özel, şunları söyledi:

Atatürk Spor Salonu’nda inşaat tüm hızıyla devam ediyor.
Atatürk Spor Salonu’nda inşaat tüm hızıyla devam ediyor.
İçeriği Görüntüle

“DEMOKRASİ UTANCININ ORTASINDA BİR KEZ DAHA KENETLENİYORUZ”

“Merhaba, biz bildiğiniz gibiyiz. Biraz daha ustalaştık taşı kırmakta, dostu - düşmanı birbirinden ayırmakta. Merhaba, hoş geldiniz yoldaşlarım, hoş gediniz yol arkadaşlarım. 81 il ve 973 ilçede ay - yıldızlı al bayrağımızla, altı oklu bayrağımızı göndere çekenlere, ikisini yan yana sallayanlara; baba ocağının sabah erkenden kalkıp kapısını açanlara, çayını demleyenlere, bacası tütsün diye odun çekenlere; saldırıya uğrasa bile bir buğday tanesi gibi sabırla direnenlere; ülkesine, milletine, partisine sahip çıkanlara; Cumhuriyet Halk Partisi’nin onurlu muhafızlarına, cesur neferlerine merhaba, hoş geldiniz. Bugün zaman ayarlı davalarla, iktidar yürüyüşümüze set çekmek isteyen darbecilere karşı Cumhuriyet Halk Partisi’nin ne demek olduğunu bir kez daha dosta ve olmayana göstermek için buradayız. Öncelikle bu kurultayın iki kez ortaya koyduğu tertemiz iradeye leke sürmek isteyenlere karşı bir tehdidi bertaraf etmek için noterlere koşup imza veren delegelerimize, ömür boyunca sürdüreceğim bir minneti ifade etmek isterim. Beş ay sonra yeniden bir aradayız. Bir büyük adaletsizliğin karşısındayız. Bir demokrasi utancının ortasında kalsak da mücadelemizi dimdik yapmak için, bir kez daha kenetlenmek için buradayız. Hepinizi sevgiyle, umutla, dirençle ve her birinizi ayrı ayrı duyduğum minnetle selamlıyorum. Hoş geldiniz.”

“ARAMIZDA OLAMAYANLARA SELAM OLSUN”

“Bugün aramızda olmayan, olamayan, hukuksuzca hapiste zindanlarda tutulan Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer’e, Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat’a, Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler’e, Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah Şahan’a, Beylikdüzü Belediye Başkanımız Mehmet Murat Çalık’a, Büyükçekmece Belediye Başkanımız Hasan Akgün’e, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanımız Hakan Bahçetepe’ye, Avcılar Belediye Başkanımız Utku Caner Çaykara’ya, Ceyhan Belediye Başkanımız Kadir Aydar’a, Seyhan Belediye Başkanımız Oya Tekin’e, Şile Belediye Başkanımız Özgür Kabadayı’ya, Beyoğlu Belediye Başkanımız İnan Güney’e, Bayrampaşa Belediye Başkanımız Hasan Mutlu’ya, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek’e, Adana Büyükşehir Belediye Başkanımız Zeydan Karalar’a ve 15,5 milyon insanımızın sandık başlarına koşarak, onu bir partinin değil milletin adayı olarak Cumhurbaşkanı adayı gösteren Ekrem İmamoğlu’na selam olsun. Türkiye İttifakı’nı kuranlara, ona inananlara, sahip çıkanlara; aslan sosyal demokratlara, muhafazakar demokratlara, milliyetçi demokratlara, Kürt demokratlara, liberal demokratlara, sosyalist demokratlara; Türkiye’nin gelecek umudu demokrasiye inanan tüm demokratlara selam olsun. Gurbette olan ama yüreği burada olan soydaşlarımıza, Amerika ve İsrail zulmü altında ezilen Filistinli mazlumlara selam olsun. Nisan ayındaki kurultayda şurada oturup dilim sürçerse yüreği sızlayan, ağzımdan çıkan her sözde ilk alkışa başlayan, üç ay önce hep beraber ellerimizle toprağa verdiğimiz, 6 Nisan kurultayında burada olan Ferdi kardeşime; 6 Nisan günü sayın Genel Başkanımın yanında oturan, bundan 60 gün önce birlikte toprağa verdiğimiz, nezaketi, örgüt kültürünü, örgüt disiplinini, demokrasi inancını, parti tarihini ve geleceğe umutla bakmayı hepimize öğreten partimizin Genel Başkanı Altan Öymen’e Allah’tan rahmet diliyorum. Hepimizin bir kez daha başı sağ olsun.”

“TARİHTE DE DEMOKRASİDEN BAŞKA BİR YOLA İNANMADIK”

“Değerli yol arkadaşlarım, gölgesi altında oturduğumuz asırlık çınarımız Cumhuriyet Halk Partisi’nin ne olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim. Birinci Dünya Savaşı sonrasında Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasının ardından işgale karşı kendi bölgelerinde mücadele eden cemiyet ve derneklerin, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti çatısı altında birleşmesiyle kurulmuştur. İlk kurultayı, 4 Eylül 1919 Sivas Kongresi’dir. İlk delegeleri, Sivas Kongresi’nin 41 delegesidir. O delegeler mandayı ve himayeyi reddeden, kurtuluşu örgütleme görevini üstlenen delegelerdir. İlk kadrolarımız milletten aldığı güçle bağımsızlığımızı kazanmış, Cumhuriyetimizi ilan etmiş, yokluk içindeki bir memlekette kısa sürede büyük bir kalkınmayı gerçekleştirmişlerdir. Ülkemizde değişim, bölgemize ve mazlum milletlerin tamamına ilham olmuştur. Devam eden süreçte kadrolarımız ülkemizi İkinci Dünya Savaşı’nın ateşinden uzakta ve güvende tutmayı başarmıştır. Partimiz her dönemde değişim ve devrimlerin partisi olmuştur. Ülkemizi çok partili hayata geçiren, partimizin kadrolarıdır.

Bu parti, kendisine ebedi Cumhurbaşkanlığı teklif edildiğinde ‘Bu teklifte bulunanlar çok oldu ama benim gayem ebedi Cumhurbaşkanlığı değil, millet hakimiyetinin ebedileşmesidir’ diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisidir. Bu parti, Atatürk’ün bu sözünün gereğini yaparak, 1950’de milletin isteği üzerine iktidarı demokrat partiye devrettiğinde ‘Bu yenilgi benim şüphesiz en büyük yenilgimdir ama Türkiye demokrasisinin en büyük zaferidir’ diyen İsmet İnönü’nün partisidir. Bu parti, dünyanın koşullarına göre değişen, yenilenen, 1972’de sosyal demokrasiyi iktidara taşıyan kadroların, ‘Ne ezen ne ezilen; insanca, hakça bir düzen’ diyen Bülent Ecevit’in, Karaoğlan’ın partisidir. Partimiz bugüne kadar demokrasi yolunda çok bedeller ödedi. Kapatıldı, mallarına el kondu. Genel Başkanlarımız tutuklandı, hapse atıldı. Ancak ne olursa olsun hiçbir zaman demokrasiden sapmadı. Milletin iradesi üzerinde bir iradeyi kabul etmedi, böyle bir güce inanmadı, sığınmadı. Darbelerin hedefi oldu ama hiçbir zaman yanında durmadı. Yıllarca ağır saldırılara uğramış bir parti olarak demokrasiden başka bir yola inanmadık, bundan sonra da böyle bir yola tenezzül etmeyiz.”