İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 14 Mayıs’a kadar her konuşmasında, Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Sinan Ateş’in katillerinin bulunması için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a aynı soruyu soracağını söyleyerek; “Banuçiçeğin ve Bengisu’nun babasına, Sinan Ateş’e, kim kıydı? Katiller, nerede saklanıyor? Saklanmalarına, kim izin veriyor? Yargı sürecini, kimler baltalıyor? Bu sorulara cevap vermeden, o koltukta rahat oturamazsın! Devletin içinde, mafyalar, çeteler, uyuşturucu satıcıları kol gezerken; ‘Cumhurbaşkanıyım’ diye, ortalıkta gezemezsin! Banuçiçeğin, babasız geçen, ilk doğum gününde, gece başını, yastığa koyup, rahat rahat uyuyamazsın! Beni iyi dinle, sayın Erdoğan! Vicdana sığmayanı, Türkiye’ye sığdıramazsın!’’ diye konuştu.

Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’yle birlikte tüm yetkilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan’da olduğunu ve bu görevinin sorumluluğuyla Sinan Ateş’in katillerini bulması gerektiğinin altını çizen Genel Başkan; ‘’Şimdiye kadar sustun, duymazdan geldin, görmezden geldin. Artık senin üstüne düşen, bir seçim yapmaktır. Ya bu şehir eşkıyalarını, görmezden gelmeye devam edeceksin ya da, bu işin sonuna kadar gideceksin. Seçimini yap! Ya Sinan Ateş’in kanını yerde bırakacaksın; Ya da, hesabını soracaksın. Seçimini yap! Ya makamının hakkını verip, bu alçaklığın karşısında, dik duracaksın. Ya da, katillerin, alçakların karşısında, boyun eğeceksin. Seçimini yap, Sayın Erdoğan!’’ diyerek Erdoğan’a seslendi.

Genel Başkan  Meral Akşener, ne olursa olsun böyle alçak bir suikaste sessiz kalmayacağını belirterek; ‘’Gerçek katiller, gün yüzüne çıkana kadar; bu kürsüden, acizliğini, yüzüne vurmaya devam edeceğim! Yer delinse de, gök yıkılsa da vicdanları titremeyenlere inat; ‘Sinan Ateş’in katilleri nerede?’ diye sormaya, devam edeceğim! Biz, İYİ Parti olarak; tüm susanlara inat; hakikatin sesini duyurmaktan vazgeçmeyeceğiz!’’ diye konuştu.

Genel Başkan Meral Akşener, EYT düzenlemesine bir sosyal yardım olarak değil hak kaybının giderilmesi olarak yaklaştıklarını belirtirken 24 Ekim 2018 tarihinde EYT’liler için Mecliste önerge verdiklerini ancak Ak Parti ve MHP oylarıyla reddedildiğini söyledi.

Ayrıca EYT’liler için çözüm planlarını da açıkladığını belirten Genel Başkan, çözüm planlarımızın da duymazdan gelindiğini anlattı. EYT düzenlemesinin mevcut kanun teklifinde yaş sınırı kalksa da bu sefer de prim gün sayısına takılan EYT’liler için Genel Başkan; ‘’Net bir şekilde bilgilendirmediğiniz için, vatandaşlarımız; borçlanma hakkından, faydalanmak adına; arabasını sattı, kredi çekti, para yatırdı. Şimdi onlara, ‘Prim ödeme gün sayınız yetmiyor.’ diyorsunuz. Biz boşuna, ‘Devlet Ciddiyet Yakışır’, ‘Devlete Liyakat Yakışır” demiyoruz…Madem, bizim çağrımız ve mücadelemizle hareket geçtiniz; bari, çözüm önerimizi de bütünüyle alsaydınız. Madem giderayak, seçim için de olsa milletin yararına, bir iş yapacaktınız; bari onu da, doğru düzgün yapsaydınız.’’ dedi.

Bu meseleden etkilenen bir başka kesim olan staj ve çıraklık mağdurları için İYİ Parti olarak önerge verdiğimizi söyleyen Genel Başkan; ‘’İYİ Parti olarak; ‘Mağdur kardeşlerimizin, çıraklığa ve staja başladıkları tarih, uzun vadeli sigorta başlangıcı olarak sayılsın.’ dedik. ‘Hak ve adalet, bunu gerektiriyor.’ dedik. Seçime kadar, gerekeni yaptılar, yaptılar. Yapmazlarsa, kimse merak etmesin. 14 Mayıs’tan sonra, biz geliyoruz.’’ diye konuştu.

Genel Başkan Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 11 yıl önce açıkladığı 2023 vizyonunu ve vaatlerini hatırlattı. Açıklanan hiçbir vaadinin tutmadığını söylerken de bir şirket müdürü üzerinden örnek vererek şu sözlerle Erdoğan’a seslendi:

‘’Bir şirket müdürü düşünün: Şirketi büyüteceğini söylesin; ama şirketi küçültsün. ‘Kâr rekoru kıracağım.’ desin ama zarar rekoru kırsın. Şirket zarar ederken, borçlanıp uçak alsın. İşleri, eşe dosta paslayıp, şirketin kasasını boşaltsın. Çalışanlara maaş ödeyemezken, lüks ofisinde, tüm gün ense yapsın. Sizce bu müdüre ne yaparlar? Kovarlar değil mi? İşte 14 Mayıs’ta, biz de, Beştepe’deki müdürü kovacağız! Yaptıklarının hesabını, milletimizle birlikte, sandıkta soracağız! Şunun şurasında, 102 gün kaldı. 102 gün sonra, bu vizyonsuzluktan, bu beceriksizlikten, bu vasatlıktan kurtulacağız! Hiç merak etmeyin, o sene bu sene!’’

Sanayi ve teknoloji alanında iktidarın performansını anlatan Genel Başkan; Türkiye’nin dünyadaki rakiplerine göre geride kaldığını belirtti. Bu geri kalmışlığın sebebinin ise, gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arasındaki verimlilik farklarının sebebiyle aynı olduğunu yani teknolojik gelişmelere uyum sağlanamadığı için gerçekleştiğini belirterek;

‘’Kaç yıldır, ‘Sanayi 4.0’da öne çıkacağız.’ diyorlar, değil mi? Peki, bu dönüşümün, kolaylaştırıcı faktörü olan internet hızı ve altyapısında, ne durumdayız?

Uluslararası verilere göre, sabit internet hızında, Aralık 2022 itibariyle 178 ülke arasında, 106’ncı sırada yer alıyoruz. Rakip ülkeleri geçtim; gelişmişlik abidesi, Nikaragua ve Ruanda’da bile, internet bizden hızlı… İşte size, Ak Parti iktidarının, “Sanayi 4.0” hamlesi.’’ dedi.

Partimizin sanayi politikalarıyla ilgili çözüm önerilerini geçtiğimiz yıl düzenlediğimiz Kalkınma Kongreleri’mizin 3. oturumunda kamuoyuyla paylaştığımızı belirten Genel Başkan Akşener, Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale’nin o günkü sunumundan; sanayi ve teknolojik dönüşümle doğrudan ilgili 59 eylem ve projeyi meclis kürsüsünden şöyle sıraladı:

 ‘‘Emlak-Sanayi modelimiz, ARF Enstitülerimiz, Engin Arık Topluluğu projemiz, Yatırım İzleme ve Destekleme Sistemimiz, Kuzey-Güney Demiryolu ve Lojistik Ticaret Merkezleri projelerimiz, Teknoloji Kampüslerimiz,  İkinci şans okullarımız, Dijital Göçebe Vizesi projemiz, yeni nesil ekonomik bölgelerde çalışacak, nitelikli personel için gelir vergisinden tam muafiyet gibi; istihdam çözümlerimiz, çevik kamu teşvik ve destekleri yaklaşımımız, sanayide çevresel dönüşüm ve mekânsal planlama çözümlerimiz ve daha nicesi…’’

Türkiye’nin her alanda stratejisinin merkezine kalkınmayı koyması gerektiğini, Türkiye’nin bölgesel olarak çok avantajlı bir konumda olduğunu ancak Türkiye’nin kalkınmasındaki en büyük engelin Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kadrolarının olduğunu belirten Genel Başkan; ‘’Bugün, ihracatımızın, 255 milyar dolara gelmesi; Sayın Erdoğan’ın sayesinde değil; Sayın Erdoğan’a rağmen olmuştur.”  diyerek 14 Mayıs’ı işaret eden konuşmasına şu sözlerle devam etti:

‘’Biz, 14 Mayıs’ta sadece sayın Erdoğan’ı emekli etmeyeceğiz. Aynı zamanda, özgür bir Türkiye’nin de, önünü açacağız. Hukukun işlediği, adil bir Türkiye’nin de, önünü açacağız.

14 Mayıs, güçlü ve zengin bir Türkiye’nin, ilk adımları olacak. 14 Mayıs, özgür ve demokratik bir Türkiye’nin, kırılan zincirleri olacak!

14 Mayıs, milletimizin evindeki, ocağındaki, gönlündeki huzurun, başlangıcı olacak! Hiç merak etmeyin; 14 Mayıs’tan sonra, her şey çok iyi, her şey çok güzel olacak!”

Geçtiğimiz Pazartesi günü 6 siyasi parti olarak kamuoyuyla paylaşılan Ortak Mutabakat Metni’nin, ortak aklın ışığında yapılan bir çalışmayı yansıttığı ve 14 Mayıs’tan sonra yapılacak somut planlar olduğunu vurgulayarak bu çalışma ile Türkiye’nin daha önce görmediği bir ilke hep birlikte imza attıklarını söyleyen Genel Başkan Meral Akşener, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

‘’Ortak aklın ışığında, sorunlarımızı konuştuk. Çözümler için, hep birlikte emek verdik. Zengin, mutlu ve huzurlu bir Türkiye için; milletimizin yüzünün, umutla güldüğü, Yarının Türkiye’si için hep birlikte hazırlandık. Ve Türkiye’nin, daha önce görmediği bir ilke hep birlikte imza attık.”

Genel Başkan  Meral Akşener, konuşmasının sonunda ise; “Muhalefetin istikametini, milletimiz çizecektir. Yani; ‘Milletin İstiklalini, yine milletin, azim ve kararlılığı kurtaracaktır” sözleriyle Millet İttifakı’nın millete rağmen değil, milletle beraber yol yürüyeceğini belirterek, vermiş oldukları mücadelenin; öldürülen kadınların, şiddet gören doktorlarımızın, atanamayan öğretmenlerimizin, enflasyon altında ezilen babalarımızın, çocuğuna et yediremeyen annelerimizin, Gezi’de sesini duyurmayan çalışanların, en ücra mahallelerde, sandık başında, sabahlara kadar müşahitlik yapanların; Boğaziçi Üniversitesi’nde, haysiyetini korumaya çalışan, akademisyenlerin mücadelesidir ve bu kutlu mücadele; hiçbir kaprise, hiçbir inada, kurban edilemez! Hiçbir şahsi hırsa, hiçbir koltuk hesabına, feda edilemez! Milletin iradesi dışında, hiçbir iradeye boyun eğmez!’’  dedi.

Genel Başkan Meral Akşener, Millet İttifakı’nın bir ferasetle, feragatle ve fedakarlıkla kurulduğunu hatırlatarak konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

‘’Biz, Millet İttifakı’nı istibdat zincirlerini kırmak, umudu yaşatmak için kurduk. Türkiye’ye, hak ettiği istikbali sunmak için kurduk. Kimse merak etmesin. Kazanana kadar da buradayız. Hiçbir yere gitmiyoruz! Türkiye’nin, İYİ ve cesur insanları! Sandık ufukta gözüktü. Geri sayım başladı. Onların yalanlarının üzerine, İYİ Parti’nin, hakikat güneşi doğacak! Onların kumar masalarını, İYİ Parti’nin, stratejik aklı yıkacak! Onların Bizans oyunlarını, İYİ Parti’nin, milletinden aldığı feraseti bozacak!’’