Bursa'nın Yıldırım ilçesinde anne ile 8 çocuğun hayatını kaybettiği yangına yol açan sobanın, olaydan birkaç saat önce kurulduğu ortaya çıktı.

Yangında eşi ve 6 çocuğu ölen Hüseyin Aljasem (36) ile 2 çocuğunu yitiren kardeşi Amir Aljasem, Erdoğanköy Kent Mezarlığı'nda cenazelerin defnedilmesinin ardından basın mensuplarına konuştu.

Hüseyin Aljasem, olayı komşularından öğrendiğini ve hemen eve gittiğini belirterek, içeri girince şok geçirip bayıldığını, hastaneye götürüldüğünü söyledi.

Türkiye'ye 5 yıl önce Halep'ten geldiklerini belirten Aljasem, önceki adreslerinden 22 kilometre uzakta kiraladıkları bu eve taşındıklarını anlattı.

Bu nedenle yakınlarının oturduğu bölgeden uzaklaştıklarını dile getiren Aljasem, "İki aydır bu evde oturuyordum, sobayı yangının çıktığı gün yani dün taktım. Taktım ve gittim, 5-6 saat olmamıştı. Suriye'den geldiğimden beri doğal gazlı evde oturuyordum, çıkmak zorunda ve sobalı eve taşınmak zorunda kaldım. Karton toplayarak ailemin geçimini sağlıyordum." diye konuştu.

Amir Aljasem ise ağabeyinin evinde misafir olan en büyük iki oğlunun yangında hayatını kaybettiğini bildirerek, "2015'te Suriye'den geldim. Vefat edenler hariç iki kız, bir erkek çocuğum var." dedi.

Yıldırım ilçesi Değirmenönü Mahallesi'nde bir evde sobanın bacasından çıkan kıvılcımların eşyaları tutuşturmasıyla çıkan yangın, itfaiye ekiplerince söndürülmüştü. İçeride mahsur kalan anne Amina Eltaha Elmuse (31), çocukları Yasir (1), Ahmed (4), Gerem (6), Merem (9), Ali (10) ve Muhammed Aljasem (3) ile evde misafir olarak bulunan yeğenleri Ahmed (10) ve Ali El Cesim (11) hayatını kaybetmişti. Yangın başladığında evde bulunmayan ve sonradan gelerek ailesini kurtarmaya çalışan baba Hüseyin Aljasem ile binanın son katında yaşayan 3 kişi dumandan etkilenerek hastaneye kaldırılmış, tedavilerinin ardından taburcu edilmişti.

Bursa'da bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden kadın ile 8 çocuğun cenazeleri, otopsi işleminin ardından ailelerine teslim edildi.

Yıldırım ilçesi Değirmenönü Mahallesi'nde 4 katlı binanın birinci katındaki yangında ölen, kentte geçici koruma kapsamında ikamet eden Suriyeli iki aileye mensup 9 kişinin cenazelerinin Bursa Adli Tıp Kurumu morgundaki işlemleri tamamlandı.

Anne Amina Eltaha Elmuse (31), çocukları Yasir (1), Ahmed (4), Gerem (6), Merem (9), Ali (10) ve Muhammed Aljasem (3) ile evde misafir olarak bulunan yeğenleri Ahmed (10) ve Ali El Cesim'in (11) cenazeleri, otopsi sonrası toprağa verilmek üzere yakınları tarafından alındı.

Adli Tıp Kurumu önünde, olayda eşini ve 6 çocuğunu kaybeden Hüseyin Aljasem (36) ve diğer 2 çocuğun babasının büyük üzüntü yaşadığı görüldü.

Otopside, çocuklardan yaşları birbirine yakın 4'ünün kimlik teşhisi yapılamaması nedeniyle defin işleminin numaralandırılarak yapılacağı, DNA tespitleri tamamlandığında kimliklerinin belirleneceği öğrenildi.

Anne ile 8 çocuğun cenazeleri, Mihraplı Camisi'nde öğle vakti kılınacak namazların ardından Erdoğanköy Kent Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da katılacak.

Değirmenönü Mahallesi'nde bir evde gece çıkan yangın, itfaiye ekiplerince söndürülmüştü. Olayda, içeride mahsur kalan anne ve 6 çocuğu ile 2 yeğeni yaşamını yitirmişti. Yangın başladığında evde bulunmayan ve olayı öğrenerek gelen baba Hüseyin Aljasem ile binanın son katında yaşayan 3 kişi dumandan etkilenerek hastaneye kaldırılmıştı.

Bursa Valisi Yakup Canbolat, Değirmenönü Mahallesi'nde, kentte geçici koruma kapsamında ikamet eden Suriyeli ailenin kaldığı evde çıkan yangınla ilgili yetkililerden bilgi aldı.Canbolat, daha sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, acı bir olay yaşandığını söyledi. Dört katlı binanın dükkanların üstündeki ilk katında saat 23.52'de itfaiyeye yangın ihbarının geldiğini belirten Canbolat, şöyle devam etti:

"İtfaiye ekiplerimiz hemen bölgeye intikal ediyor ve yangını söndürmeye çalışıyor ama maalesef ki yangın söndürüldükten sonra içerideki tablo üzücü. Bizleri hakikaten üzdü. İçeride 9 ceset var. Bunların 8'i çocuk, biri anne. 8 çocuktan 6'sı buradaki aileye ait, ikisinin ise yeğenleri olduğunu tespit ettik. Baba dışarıda. Baba gelip yangına müdahale ederken dumandan etkileniyor. Daha sonra 112 ekiplerimiz onu devlet hastanesine kaldırmış. Sağlık durumu iyi. İçerideki yangında maalesef 9 Suriye kökenli insanımızı kaybettik. Ayrıca en üst katta oturan yine bir anne, baba ve çocuk, Suriye kökenli insanlarımız dumandan etkilenmiş. Onlar da 112 marifetiyle Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Genel sağlık durumları iyi gözüküyor."

Canbolat, yangının çıkış nedenine ilişkin de "İtfaiyemizin ön tespitleri sobadan kaynaklı olma ihtimalinin yüksek olduğunu gösteriyor." dedi.

"Bina çok büyük bir yangına maruz kalmamış"


Bölgeye gelerek yetkililerden bilgi alan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da gazetecilere yaptığı açıklamada, yangın nedeniyle büyük üzüntü duyduklarını belirtti.

Ölen çocukların doğum tarihlerinin 2011 ile 2021 arası olduğunu aktaran Aktaş, şunları söyledi:

"Savcılar birazdan içeride inceleme yapacaklar. Çocukların bir hareketi falan söz konusu değil. Çoğu yatar pozisyonda. Bunlar tabii hep tespitlerle ortaya çıkacak. Gaz sızıntısıyla beraber bir zehirlenmeyle... Çünkü baktığınızda bina çok büyük bir yangına maruz kalmamış. Bizim itfaiyeci arkadaşlarımız geldiklerinde ikinci kat tamamen ateş almış. Üçüncü katta mahsur kalan üç kişiyi arkadaşlar merdivenli araçla kurtarmışlar. Maalesef çok küçük sabiler 1 yaş ile 11 yaş arasında 8 çocuk ve bir de 1991 doğumlu Amina isminde anne vefat etmiş. Allah rahmet eylesin. Çok büyük bir acı. Tarifi gerçekten mümkün değil. Şu an Sayın Valimiz, Emniyet Müdürümüz, bütün yetkili arkadaşlarımız burada. Yangınla alakalı şu an devam eden herhangi şey söz konusu değil. Büyük insan olsaydı kokuyu alırdı belki kaçardı ama işte 1 yaş ile 11 yaş arası çocuklar muhtemelen de uyku saati olduğu için hareket dahi edememiş."

Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz ile İl Emniyet Müdürü Tacettin Aslan da olay yerine gelerek incelemelerde bulundu.

Çocukların babaları ve yakınları Adli Tıp Kurumu önünde bekliyor
Savcıların ve ilgili ekiplerin evde yaptığı incelemelerin ardından anne Amina Eltaha Elmuse (31), çocukları Yasir (1), Ahmed (4), Gerem (6), Merem (9), Ali (10 ) ve Muhammed Aljasem (3) ile evde misafir olarak bulunan yeğenleri Ahmed (10) ve Ali El Cesim'in (11) naaşları cenaze araçlarına taşındı.

Cenazeler, otopsi işlemleri için Bursa Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü.

Dumandan etkilenen çocuklardan 6'sının babası Hüseyin Aljasem (36), tedavisinin ardından taburcu edildi. Aljasem ve ölen diğer 2 çocuğun babaları ile yakınları, Adli Tıp Kurumu önüne geldi.

Binanın en üst katında yaşayan ve dumandan etkilenen 3 kişinin tedavisinin sürdüğü öğrenildi.

Cumhuriyet Başsavcılığından açıklama
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan açıklamada, yangınla ilgili soruşturmanın yürütüldüğü bildirildi.

Olay yerinde 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve 3 Cumhuriyet savcısı nezaretinde bilirkişi incelemesi ile delil toplama işlemlerinin devam ettiği aktarılan açıklamada "Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturmanın titizlikle yürütüldüğü, soruşturmanın safahatı ve sonucu hakkında bilgi verileceği hususu, kamuoyuna saygıyla duyurulur." ifadesi kullanıldı.

Türkiye'ye 5 yıl önce sığınmışlar
Hüseyin Aljasem ve ailesinin Suriye'nin Halep kentinin güneyinde savaşta tahrip edilen köylerinden 2017 yılında ayrılıp Türkiye'ye sığındığı, yanan eve ise Bursa'daki başka bir adresten yaklaşık 1,5 ay önce taşındıkları belirtildi.

Ayrıca, ölen çocukların babalarının İstanbul'da yakınlarının cenaze törenine katıldıkları, yangın başladığında yolda oldukları ifade edildi. Ailenin yanındaki diğer 2 çocuğun, babaları cenazeye katılmak üzere şehir dışına çıktığı için bu eve bırakıldığı kaydedildi.

Bu arada, yanan bina dronla görüntülendi. Yangına neden olduğu tahmin edilen sobanın bulunduğu odadaki eşyaların tamamen yandığı görüldü.

Bina ile çevresinde belediye ekipleri temizlik çalışmasını sürdürüyor. İtfaiye ekipleri de incelemelerine devam ediyor.

Çevredeki fabrikanın işçisinin açıklamaları
Yanan binanın karşısında mermer makinesi üretimi yapılan fabrikanın çalışanlarından Mehmet Kerem, gazetecilere, gece olayı öğrenip geldiklerinde itfaiye ekiplerinin söndürme çalışmasını tamamladığını gördüklerini söyledi.

İş yerinin, kendi kardeşi ve yeğenine ait olduğunu dile getiren Kerem, şu ifadeleri kullandı:

"Suriyeli aile, Türkiye'mize, bize misafir olan, gelen insanlar. Böyle bir acı olayla karşılaştık. Kağıt, karton toplayarak geçimlerini yapıyorlar. Orada ne yaktıklarını tabii bilemiyoruz, Sobadan çıktı, zehirlendiler mi? Her gün gördüğüm çocuklar. Sevimli çocuklardı. Bizim çocuklarımız neyse aynı onlar da o şekilde gördüğümüz insanlardı. Biz ayırt etmeyiz, kim olursa olsun, çocuk nihayetinde. Babaları ekmek parası için motosikletiyle karton toplayan bir insan. Gariban insanlardı. Allah hepsinin mekanını cennet etsin."

Kerem, ailenin yanındaki diğer 2 çocuğun dün geldiğini, gündüz kuzenleriyle oynadıklarını ifade etti.

Yanan binanın son katında anne, baba ve bir çocuğun yaşadığını bildiren Kerem, bunun alt katında ise fabrikalarında çalışan işçinin kaldığını, bu kişinin olay sırasında montaj için Denizli'de bulunduğunu sözlerine ekledi.