ANKARA (AA) - Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü'nde düzenlenen "Doktora Öğretiminin İyileştirilmesi Çalıştayı" öncesinde, Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nda (YKS) Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve Alan Yeterlilik Testleri'nde (AYT) baraj puanlarının kaldırılmasına ilişkin açıklamalarda bulundu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Yeni uygulama ile daha fazla sayıda aday öğrencinin puanının hesaplanacağını ve puanı hesaplanan tüm öğrencilere ön lisans ve lisans programlarına tercihte bulunma hakkının tanınacağını vurgulayan Özvar, üniversitelerde yeteri kadar kontenjan olduğuna ve çok sayıda öğrencinin bu kontenjanlara başvurduğuna dikkati çekti.

"Programların puanlarını düşürmüyoruz"

YÖK Başkanı Özvar, "Burada şöyle bir eleştiri var, ona da cevap vermek isterim; biz programların puanlarını düşürmüyoruz. Ayrıca bu uygulama puanların düşmesi, öğrencilerin hiç soru yapmadan programlara girmesi anlamına asla gelmemektedir." diye konuştu.

Öğrencilerin istedikleri programlara kabul edilebilmesi için puanlarının da yüksek olması gerektiğine işaret eden Özvar, program kontenjanları dikkate alınarak, bu programı tercih eden öğrenciler içinde en yüksek puanı alandan aşağı doğru giden bir sıralamanın söz konusu olduğunu belirtti.

"Sistem, tercih yapabilen öğrenciler arasında rekabeti getirecek"

YÖK Başkanı Erol Özvar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Barajın kaldırılması üniversitelere öğrencilerin puansız, sınavsız girmesi demek değil. Bunu çok sevgili öğrencilerimiz, adaylarımız gayet iyi bilmektedir. Onlar da bu konuda aldığımız kararı aileleriyle birlikte zaten memnuniyetle karşıladıklarını bizlerle de paylaşmaktadır.

Bu sistem aslında tercih yapabilen öğrenciler arasında rekabeti getirecek. Bu çok kıymetli bir şey. Rekabet, kontenjanlara daha fazla talebin olması anlamına gelir. Daha fazla talebin olması demek aslında kontenjanlara daha fazla ilginin, daha fazla kayıt yaptırmak isteyen öğrencinin doğması demektir. Bu da gerek puanların belki yukarıya doğru meyletmesine gerekse kontenjanların dolmasına da yardımcı olacaktır. Dolayısıyla bu sistemle, uygulamayla kalitenin düşeceğini, liyakatin azalacağını söylemek haklı ve makul bir eleştiri olarak görülmemektedir."

"Puan üstünlüğüne dayanan bir düzenleme"

Erol Özvar, "Bu puan üstünlüğüne dayanan bir düzenleme. En yüksek puanı alabilen öğrenciler ancak programlara yerleşebilecektir. Puanları tutmayanların programlara yerleşebilme veya kayıt yapma hakkı olmayacaktır. Tartışmayı da aslında bu çerçevede görmek lazım. Daha fazla sayıda öğrencinin kontenjanlara erişebilir olması yani tercih edebilmesi anlamına geliyor. Bu açıdan değerlendirildiğinde sistem aslında daha dinamik bir süreci girmiş oluyor." açıklamasında bulundu.

Türkiye'de kontenjanların yeterli olduğunun altını çizen Özvar, yeni uygulamayla öğrencilerin başarı sıralamasıyla bu kontenjanlara girmeye çalışmasının amaçlandığını ifade etti.

"Kararımızı YKS kılavuzu açıklanmadan önce halkımızla paylaştık"

YÖK Başkanı Özvar, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

YKS'deki yeni uygulamanın zamanlaması ile ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine Özvar, şöyle devam etti:

"Bunun zamanlaması aslında gayet güzel oldu. YKS kılavuzu açıklanmadan önce bu kararımızı bütün halkımızla, ülkemizle paylaştık. Yani oyun başlamadan, start vermeden önce kuralları ortaya koymuş olduk. Bundan daha makul bir şey olamaz."

"Sınavın muhtevası değişmedi"

Özvar, "Sınavın şekli, muhtevası değişmedi, sınav aynı sınavdır. Soru tarzı, biçimleri, türlerinde hiçbir değişiklik söz konusu değildir. Sınavın değişmediği, muhtevasının, soru türlerinin veya biçimlerinin farklılaşmadığı bir düzenlemeden söz ediyoruz. Aslında yapmaya çalıştığımız, sistemi bir anlamda ciddi bir şekilde rahatlatabilmek. Dolayısıyla bu eleştirilere katılabilmem mümkün değil." değerlendirmesi yaptı.

Sınav süresinin de uzatıldığını da anımsatan Özvar, yeni uygulamanın, Kovid-19 salgını şartlarında okullarına devam edip bir yandan da YKS'ye hazırlanan öğrenciler açısından barajı geçme ve süre anlamında psikolojik bir rahatlama sağladığını belirtti.

Özvar, bu hususlar dikkate alındığında zamanlamanın da yerinde olduğunun görüleceğini vurgulayarak, "Dolayısıyla ortada bir sürpriz söz konusu değildir. Eğer bir şeyden bahsedilecekse bu bir 'sürpriz' değil olsa olsa müjdedir, diyebilirim." değerlendirmesinde bulundu.

"Tercihte bulunmanız kayıt hakkı elde ettiğiniz anlamına gelmiyor"

Üniversitelerdeki programların kontenjanlarına yönelik soruya karşılık da Özvar, barajın kalkması ile puanı hesaplanabilen öğrencilere tercih yapma hakkı verileceğini, bunun daha fazla öğrencinin programlara kaydolacağı anlamına gelmediğini vurguladı.

YÖK Başkanı Özvar, şunları kaydetti:

"Bir programa tercihte bulunmak başka bir şey o programı kazanıp kayıt yaptırmak başka bir şey. Bizim getirdiğimiz yenilik ve güzellik şu, eğer puanınız hesaplanabiliyorsa, puanınızın yettiği herhangi bir programı tercih edebiliyorsunuz. Tercihte bulunmanız demek o programa kayıt hakkı elde ettiğiniz anlamına gelmiyor. Ancak o programa puan üstünlüğüne sahip öğrenciler kayıt olabilir. Sistemin güzelliği daha fazla sayıda içererek öğrencilerin kontenjanlara başvurularını artırmış oluyoruz."

Geçmişte "kontenjanlar dolmuyor, boş kalıyor" yönünde eleştiri ve tartışmaların yapıldığını da anımsatan Özvar, "Üç şey bir kontenjanın doluluğunu ya da boşluğunu ortaya çıkarmaktadır. Öğrencinin tercihi, öğrencinin puan üstünlüğü ve kontenjan sayısı. Dolayısıyla eğer talep yoksa, o talebi karşılayacak puan üstünlüğü yoksa, çok sayıda kontenjan varsa o kontenjan dolmaz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde aktif üniversite sayısının 204'e ulaştığına, bu üniversitelerin her yıl 1 milyonu aşkın öğrenciye kapılarını açtığına dikkati çeken Özvar, daha fazla öğrenciye bu kontenjanlara başvuru imkanı sağlamayı amaçladıklarını söyledi.

Özvar, barajın kalkması ile rekabetin artacağını belirterek, "Rekabet mutlaka kaliteyi artıracak ve kontenjanlarla alakalı puan beklentilerini, yine öğrencilerin soruları çözme becerisine bağlı olarak da yukarıya doğru çekme ihtimalinin olabileceğini ifade etmek isterim." şeklinde konuştu.