Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile Bayraklı, Bornova, Seferihisar İlçe Belediye Başkanlarından, 30 Ekim İzmir Depremi ve takip eden sürece ilişkin gerçekleştirdiği brifinge katıldı. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, brifing sonrası yaptığı basın açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:

                                                               

Değerli basın mensupları, İzmir hepimizi derinden üzen bir deprem yaşadı. Acıların sarılması, acıların sonlandırılması için Belediye Başkanlarımız gerçekten seferber oldular, ellerinden gelen bütün çabayı gösterdiler. Tabi sürecin rahat atlatılması için AFAD’ın, Kızılay’ın, Jandarmanın yani diğer kamu kuruluşlarının da yaptıkları katkıları şükranla anmamız gerekiyor.


MERKEZİ HÜKÜMETİN YAPACAĞI HER KATKI ÇOK ÖNEMLİ


Belediye Başkanlarımız deprem sonrası neler yaptılar o konuda bana sabahleyin bilgi verdiler. Belediye Başkanlarımızla, Büyükşehir Belediye Başkanımızla, İl Başkanımızla bir durum değerlendirmesi yaptık. Şu ana kadar evlerinden ayrılan bütün yurttaşlara 42 milyon liralık bir kira yardımı yapıldığı ifade edildi. 224 hane, bütün iç donanımı tefrişatı sağlanarak belediyeye ait konutlara yerleştirildi. 4 bin 200 aileye de ayrıca 10’ar bin lira kira yardımının yapıldığı ifade edildi. Eğitimle ilgili, uzaktan eğitim var zaten, eğitimle ilgili de çocukların bütün talepleri tabletler başta olmak üzere tümü karşılanmış vaziyette. Ağır ve orta hasarlı binalar var ve bu binaların da bir an önce yıkılması veya onarılması, güçlendirilmesi gerekiyor, bu konuda merkezi hükümetin yapacağı her türlü katkı çok önemli. Ayrıca Büyükşehir Belediyemiz, Belediyelerimiz merkezi hükümetle bu sorunun rahat bir şekilde giderilmesi açısından da ellerinden gelen bütün çabaları gösterecekler.


EN UFAK İHTİYAÇ GÖZ ARDI EDİLMEMİŞTİR


Şu çok önemli, İzmir’in yaşadığı acı Türkiye’nin ortak acısı haline dönüşmüştür. Gerek bizim diğer belediyelerimiz, gerek AK Partiye ait veya MHP’ye ait belediyeler var, İYİ Partiye ait belediyeler var, o belediyelerin de şöyle veya böyle katkıları olmuştur. Merkezi hükümet de elinden gelen çabayı gösterme konusunda bir gayret içine girmiştir. Ama şu açık ve nettir, İzmir Büyükşehir Belediyemiz ve Belediye Başkanlarımız burada bir tarih yazmışlardır. Hiç kimsenin en ufak bir ihtiyacı göz ardı edilmemiştir. Ayakkabıdan tutun iletişime kadar, buzdolabından tutun çamaşır makinasına kadar, televizyondan tutun elektrik süpürgesine kadar bütün ihtiyaçlar, altını özenle çiziyorum, belediyelerimiz tarafından karşılanmıştır. Giyimi, yiyeceği, içeceği, donanımı her şey karşılanmıştır. Bu nedenle ben bütün medya organlarının huzurunda Belediye Başkanlarımıza bu çabaları dolayısıyla teşekkür ederim. Onlar günün 24 saati uyumadılar yeter ki İzmirli rahat etsin diye. Bir sorunu varsa telefonlarla sorun iletildiğinde anında, süratli bir şekilde sorunun giderilmesi içinde ellerinden gelen her türlü çabayı gösterdiler.


DEPRE SORUNU HEPİMİZİN ORTAK SORUNUDUR


Bundan sonra kentsel dönüşümle ilgili olarak da merkezi hükümet engel çıkarmadığı sürece her türlü sorunu kısa süre içinde çözeceklerdir. Ama bizim gönlümüzde yatan, merkezi hükümetle yerel yönetimler arasında karşılıklı güçlü bir diyaloğun olmasıdır. Sorun bir parti sorunu değildir, deprem sorunu hepimizin ortak sorunudur, bu ortak sorunun giderilmesi lazım, merkezi yönetimle yerel yönetimler elbirliği yaptıkları takdirde, güç birliği yaptıkları takdirde bundan vatandaşlar memnun olacaktır. Bu vatandaşların içinde her partiye oy veren kişiler var. Dolayısıyla parti ayrımı yapmaksızın, belediyelere engel çıkarmaksızın işbirliği halinde bütün bu sorunları çözmek mümkündür.
Hepinize yürekten teşekkür ediyorum değerli basın mensupları.