Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, Turgutlu’da halka seslendi.“Ben bey, paşa çocuğu değilim. Halkın çocuğuyum. Sizinle beraber yaşadım, sizinle beraber yaşayacağım. Sizinle beraber ağlayacağım, sizinle beraber güleceğim. Tek isteğim budur.” “Bizim için dediler ki ‘Sakın CHP'ye oy vermeyin, gelirlerse yardımlar kesilir.’ Ama Mart’ın sonu bahar oldu, söylediklerinin de tam aksi oldu. Çünkü bizim belediye başkanlarımız çalmıyorlar, kul hakkı yemiyor.” Genel Başkan, Salihli’de vatandaşlara hitap etti.

Kılıçdaroğlu: “Türkiye'yi yönetemiyorlar. Türkiye savruluyor. Ama sözüm söz... Herkesin iş güç sahibi olduğu, mutfaklarda bereketin olduğu Türkiye'yi beraber inşa edeceğiz. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Manisa Ahmetli’de esnaf ziyaretinde bulundu, ilçe binasının açılışında vatandaşlara seslendi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Buca Kaynaklar Sebze ve Meyve Hali'ni ziyaret ederek pazarcı esnafı ile görüştü. İzmir Sebze ve Meyve Komisyoncular Derneği Başkanı Orhan Doğan'ı da ziyaret eden CHP lideri Kılıçdaroğlu, esnaf ile kahvaltıda bir araya geldi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Karşıyaka Örnekköy Kentsel Dönüşüm Bina Yıkım ve Temel Atma Töreni’ne katılarak İzmirlilere seslendi. Kentsel dönüşüm alanında incelemelerde bulunan CHP lideri Kılıçdaroğlu, daha sonra Deniz Baykal Kültür Merkezi’nde çalıştaya katıldı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İzmir'de kentsel dönüşüm çalıştayının açılışında konuştu,aslında hepimiz bir kentte yaşıyoruz memnunmuyuz ? Memnun değilse hangi gerekçeyle memnun değiliz ka bir beton ormanına dönüştü ve bizler gerçekten üzülüyoruz deprem gerceği var yapılan binaların büyük bir kısmı depreme dayanıklı değil o nedenle hepimizin Kentsel dönüşüm diye bir kavramı şu veya bu şekilde öğrenmemize yol açtı böyle bir tablo çıktı ortaya ama Kentsel dönüşüm nasıl bir dönüşümna dönüşüp dönük bir dönüşümün yoksa hepimizin rahat yaşayabileceği kentler inşa etmek mi o nedenle arkadaşlarımız yaşanabilir kentler kentsel dönüşüm diyor biz bunu yapalım dediler böyle bir markayı yaratalım dediler ortaya çıkaralım dediler bu açıdan güzel her kent kendi rantını yaratır Yol yaparsınız binanın değeri artar park yaparsınız binanın değeri artar dolayısıyla bir planlama kente rantı ortaya çıkarır

Rantı kimin için kullanacağız rantı bir avuç kişi için mi yoksa o kentte yaşayan insanlar için mi biz planlama ile kentsel dönüşümle ortaya çıkan rantın halkı için kentte yaşayanlar için kullanılmasını istiyoruz ve bütün amacımız da bu çerçeveye dönük kuşkusuz kentte sadece biz yaşamıyoruz bizim dışımızda diğer canlılar da yaşıyor onların da o kentte olma hakları var ağaçların kuşların bunlarında olmaktır en çokta bu aslında İzmir'in yakışıyor dolayısıyla Kencel dönüşüm yaşanabilir kentsel dönüşüm görürken doğayla barışık bir kentin olmasına da hepimizin özen göstermesi gerekiyor. Yaşanabilir olması lazım sayın başkan konuşurken üç temel ilkeden söz etti.

Önce Kentsel dönüşüm yapıyorsak her yerde bence bir uzlaşma olması lazım orada yaşayanlar insanların insanların iradelerini bir şekliyle beyan etmeleri ve bunu o uzlaşmayı ortaya koymaları gerekiyor yaşadığımız yer çok iyi değil bir araya gelelim Uzlaşalım ve burada yaşanabilir bir kent ortaya çıkaralım diye sonra tabi bu insanların Kencel dönüşüm yapıyoruz da bu insanları kentin dışına sürmemek gerekiyor İstanbul'da bunun çok örneklerini gördük rantın çok yüksek olduğu yerlerde insanları sürüldüler kentin varoşlarla farklı insanlar getirdi.

Rantı  onlar yaralandılar dolayısıyla rant varsa orada yaşayan insanlara bu rantı bu hakka teslim etmek gerekiyor ikinci ilke sanıyorum bu bu konuda gerekli özen gösteriliyor İzmir Büyükşehir belediye başkanımız tarafından yapması gerekiyor bir şekliyle ortaya konurken şöyle bir sorunla karşılaştık İstanbul'da Kencel dönüşüm yapıyorsunuz bir sürü şikayet var ama mütahit ve Vatandaşı karşı karşıya getiriyorsunuz mütahit iflas ettiği zaman veya yapmadığı zaman vatandaşın başvurunca hakkını arayacak hiçbir makam yok dolayısıyla burada da belediyemiz çok önemli bir ilke kararı aldı vatandaş doğrudan bir kamu kuruluşuna en güvendiği kuruluş seçtiği belediye başkanıyla belediye başkanıyla muhatap oluyor dolayısıyla da hani benim hakkım yenir mi elimden bu hak alınırmı diye bir kaygıya kapalımıyor Buda bizim üçüncü ilkemiz bu ilke çerçevesinde bir Kentsel dönüşümü yaptığını zaman kentin orada oturan yaşıyor.